Hatay Samandağ Uygulama İmar Planları Hakkında Bir Değerlendirme
42 mahalleden oluşan Samandağ ilçe merkezinde bulunan dokuz mahalle için 30 Ocak 2023’te ilan edilen Turizm Bölgesi 1. Etap 1/1000 Ölçekli̇ Revi̇zyon ve İlave Uygulama İmar Planı ve 10 mahalle için 16 Ocak 2023’te ilan edilen Turizm Bölgesi Dışı 1/1000 Ölçekli̇ Revi̇zyon ve İlave Uygulama İmar Planı yasa gereği 30 gün boyunca askıda kalmalıydı. Ancak ilkinden 6, ikincisinden ise 20 gün sonra 6 Şubat depremi meydana geldiği için askı süreci fiili olarak kesintiye uğradı. Belediye Meclisi kalan 24 ve 10 günlük zorunlu askı sürecini 31 Mayıs ve 12 Haziran’da başlatmak üzere yeniden gündeme aldı.
Deprem öncesi koşullar göz önüne alınarak hazırlanmış bu planların hiçbir değişiklik yapma ihtiyacı duyulmadan yeniden işleme alınması büyük bir skandal. Belediye bu tercihiyle depremi paranteze almış, deprem öncesi yapılan hatalardan hiçbir ders çıkarmaya tenezzül bile etmediğini ilan etmiş oluyor. Daha önce İskenderun Belediyesi’nin benzer bir uygulamasında gördüğümüz gibi bu planlara ait plan raporlarda da 2023 depremlerine ilişkin tek bir atıf bile yer almıyor. Ayrıca plan açıklama raporunda “…ilçenin birinci derece deprem bölgesinde yer alması, yeraltısuyu seviyesinin yüksek olması ve sıvılaşma riskinden dolayı…” gibi bir tespit yer almasına rağmen yerleşmeye uygun olmayan bu zeminin imara açıldığı görülüyor.
Raporlardan, planların hazırlanmaya başlandığı dönemde plan sınırı içindeki yerleşik nüfusun 67.064 kişi olarak tespit edildiğini görüyoruz. Ancak imara açılan alanlarla birlikte hedef nüfus 168.432 olarak öngörülmüş. Yani, 2,5 katlık bir nüfus artışı söz konusu. Ayrıca aynı alan için Nazım İmar Planı’nda öngörülen nüfus projeksiyonu yetersiz bulunduğu için bu Uygulama İmar Planı’nda daha yüksek bir artış önerildiği de raporda açıkça yazılmış. Uzman olmayanlar için nazım planların uygulama planlarına kılavuzluk ettiğini, yani onun üstünde olduğu notunu düşelim. Bu durum, anayasada yer alan bir hükme karşı keyfi yasa çıkarmaya benziyor. Sırf plan hiyerarşisini bypass ettiği için bile bu planın bir meşruiyet sorunu olduğu açık.
Raporlarda kentsel donatı koşullarının sağlanmadığı da açıkça görülüyor. Bunun bir revizyon planı olması da bu yetersizliğin mazereti olarak sunulmuş. Ama diğer taraftan görüyoruz ki önceki planda öngörülenden 2.5 kat nüfus artışı önerilmişken mevcut donatı alanlarında da azaltıma gidilmiş. Turizm Bölgesi için hazırlanan planda 22.69 hektarlık Park ve Rekreasyon Alanı, yeni planla ortadan kaldırılmış. Ayrıca önceki planda yol, otopark ve meydan için ayrılan alanlarda da 123.96 hektarlık bir azaltım söz konusu. Turizm Dışı Bölge için yapılan planda ise 108.803 hektarlık Eğitim Tesisi Alanı ile 39.894 hektarlık Sağlık Tesisi Alanı ortadan kaldırılmış.
Sağlık tesis alanları hakkında küçük bir parantez açmak bu noktada faydalı olabilir: AKP’nin neoliberal ajandasında, şehir hastaneleri ve aile sağlığı merkezleri arasına sıkıştırılmış kamusal sağlık hizmeti politikaları, taşrada yapılan yeni planlarda Sağlık Tesis Alanı için alan azaltımına dayanak olarak sunuluyor. Uzun süredir bu böyle ama bu Samandağ Plan raporlarında bu durum açıkça yazılmış.
İskenderun için hazırlanan planlardan farklı olarak Samandağ planları kat yükseklikleri konusunda daha insaflı görünüyor. Kat artış kararları da bulunmakla birlikte genelde 5 katı aşmayan yapılar önerilmiş. Ancak burada da TAKS değerleriyle oynandığını görüyoruz. Yani bina yüksekliği ve arsanın taban alanı arasında kurulan oran üzerinden kat artışıyla sağlanmayan imar hakları, binaların taban alanı arttırılarak sağlanmış görünüyor.
Plan raporundan anlıyoruz ki, mevcut yerleşimlerin 1.3 katı kadar bir alan Gelişme Konut Alanı olarak önerilmiş. Bu gelişme konut alanlarının çoğu da tarım alanları üzerinde yer seçmiş. Ancak raporda bu durumu gizlemek için özel bir çabaya girişildiğini görüyoruz. Hakkında hiçbir karar geliştirilmeyeceğiniz bir alanı, kural gereği plan sınırlarına dahil etmezsiniz. Ancak bu planda “plan bütünlüğü” gerekçe gösterilerek bazı tarım alanlarının plan sınırına dahil edildiğini görüyoruz. Bu aslında, Gelişme Konut Alanı’nın Tarım Alanından yediğini makyajlamak için yapılmış basit bir kurnazlık örneği.
İlan metninde adı anılan Cumhurbaşkanlığı Kararı sayı numarası bile her kaynakta yanlış yazılmış. Ayrıca askıya çıkarılan planlara online erişim için verilen bağlantı bir lokal bilgisayara ait dosya yolu. Bu derece bir özensizlikle karşı karşıyayken bu planlardan depreme dirençli şehirler beklemek mümkün olamıyor maalesef.